Gazel

Ben şiire gazelle okumakla başladım desem yalan olmaz.Şiir dünyasına gözümü divan şiiriyle açtığım için başka şiir gözüm görmüyordu...O güzel dünyaya takılıp kalmıştım.Ondan başka güzellikler olamayacağını düşünüyordum.O zamanlar bir ham meyva gibi dalıma sıkı sıkı tutunuyor,bırakmıyordum.Ama belli bir zaman sonra divan şiirinin dışında da güzellikler olduğunu fark ettim.Ama iyi ki divan edebiyatı saplantım olmuş.Çünkü ona yoğunlaşmış,onunla ilgili belli bir kültür birikimim oluşmuş...İşte bu birikimle gazeller,kasideler yazdım.Şimdi edebiyat derslerinde hiç zorlanmıyorum.Rahat bir şekilde beyitlerin,bendlerin içine girebiliyorum.

Gazel yazma maceram lise yıllarında başladı,üniversite yıllarında zirvelere ulaştı...İlk gazelim Korhan Altunyay arkadaşımın çıkardığı AŞİYAN dergisinde yayınlanmıştı...Dergi divan şiirini halkın seviyesine indiren,halka sevdiren İskender Pala Hocamızın eline geçmiş.Dergiyi okumuş ve benim gazelimi Zaman Gazetesi'deki köşesinde yayınlamıştı.Çok sevinmiş,dünyalar benim olmuştu.Gazetede şiirimin yayınlanmasıyla öyle bir şevk gelmişti ki yazmaya devam ettim.Bu vesileyle bir sürü gazel yazdım.Çoğunu kaybetsem de şuan elimde olanları ile geçmiş günlere yolculuk yapıyorum...