8 Nisan 2008 Salı

Altı Çizilmiş Sözler

Kitap okurken hoşuma giden cümlelerin altını çizer ve bir başka yere yazarım.İşte onlardan bazıları:



Sadi Şirâzî'nin "Gülistan" (MEB 1992)


Başkalarının ayıbını senin yanında sayıp döken;senin ayıbını da mutlaka başkalarına söyleyecektir.

Kendini bir işe mahkum et ki, kimsenin önünde el açmayasın.

Câhil savaş davulunu andırır;sesi yüksektir ,içi boş.

İnsanların gizli ayıplarını ortaya atma;onları maskara ,kendini güvensiz edersiniz.

Kötülerle konuşan ,iyilik görmez.

Senden üstün biri söze başlarsa daha iyi bilsen de söze karışma.

Câhil için susmaktan iyisi yoktur;eğer bunu bilseydi câhil olmazdı.

Kendini beğenmiş kişiye öğüt verenin, kendisi bir öğütçüye muhtaçtır.

Duvarın önünde bir şey söylerken dikkat et,duvarın ardında bir kulak bulunmasın.

Tam mânâsıyla doğru bilmediğin bir sözü söyleme.

Dinlemeyeceklerini bilsen dahi,öğüt olarak ne biliyorsan söyle.

Sen üzerine düşen şeyi söylersin ;kabul etmiyorlarsa sana ne!

Yarının gamını bugünden çekmek doğru değildir.

Dalgıç, timsahın ağzını düşünürse,kıymetli inciye hiç kavuşamaz.

Seni zengin etmeyen Tanrı sana lâyık senden iyi bilir.

Âcizin eline kudret geçince,tutar âcizin kolunu büker.

Duvara yazılmış olsa bile kişi bir öğüdü kulağında tutmalı.

Bir iş ben karışmadan da olurken onun üzerinde konuşmam doğru olmaz.

Her an sana lütufkâr olan bir kişi bu uzun zamanda bir defa sitem ettiyse onu hoş gör.

Biri senden korktu mu sen de ondan kork;yılan ,başının ezilmesinden korktuğu için yoldan geçenin ayağını sokar.

Uykusu uyanıklığından hayırlı olan kimse varsın ölsün.

Girmeden önce çıkmayı düşün.

Vezir,pâdişahtan korktuğu kadar Allah'tan korksaydı melek olurdu... s.67

Akıl sahipleri büyüklerin adını hakaretle anan kimseye büyük demez. s.78

Geçmişlerin adını iyilikle yaşat ki,gelecekte senin de adın hayırla yadedilsin.s78

Yazılan kadar gelip çatınca şahlık,kölelik fark etmiyor.Bir kimse ölünün toprağını açsa zengin mi,fakir mi ayırt edemez...s.66




Feridüddin Attar'ın Mahzen-i Esrâr,Mantuk-at-Tayr ve Pend-nâme isimli üç eserinden altı çizili satırları.

-İnsaf ve merhamet sâhibi olmak bütün ömrü nü rükûda, secdede geçirmenden iyidir.

Balık sudan çıkarıldı da ovaya atıldı mı belki denize kavuşurum diye çırpınır durur.
-Ne görürsen sensin.

-Cihana pâdişah olsan,gene bilgiye muhtaçsın.

-Halkın baş eğmesi,korkup çekinmektendir;korkup çekinmek olmasaydı doğru bile eğri olur giderdi.

-Olmayacak bir şey duydun mu, onu açıkça görmedikçe inanma.
-Kendi noksanını bir görsen,köpeği bile kendinden çok daha ilerde,çok daha üstün görürsün.
-Sevgiliye âit sırrı, ancak hâlin söylemeli.

-Ölüme karşı;üstün ,ileri yâhut aşağılık kimse yoktur.

-Dünya baştan başa derttir elemdir.

-Fikir mahsûlü olmayan sözler,ne yazılmaya ne de söylenmeye lâyıktır.

-Hayvan gibi yalnız yemek ile,uyku ile kalma.

-Bir insanın Şirin gibi sevgilisi olursa her yer ona mesîre olur.

-Dünya azgın bir küheylan gibidir,hesapta ondan tekme yemek de vardır.

-Kimse ile uyuşamayan bir insana güvenmek doğru değildir.

-Kazâ gelince fezâ daralır.

-İşler, top gibi düşe kalka yola girer ve her düşen sonunda tekrar kalkar.Hiçbir tohum, bozulup kokmadıkça bitmeyeceği gibi hiçbir iş de düğümlenmedikçe çözülmez.Geç hâsıl olan murat iyidir.

-Çok koşturan at çabuk yolda kalır.

-İyi bir insanın ayıbına göz yumuver ve kötü gözden iyi bakış bekleme.

-Kusur arayıcı göz,hüneri ayıp görür.

-Aynaya şu üstünlük yeter:herkesin ayıbını görür de, kimsenin önünde o ayıbı söylemez.

-Sabır ile aşk asla bir araya gelmez;esâsen sabrı olan kimse âşık olamaz.

-Sözü hesaplı söylemek îcâp eder;onu evvelâ altın gibi tartmalı,sonra harcamalı.

-Eğer önüne yüz koyun da gelse,kurt yine sürünün içinden fakire adak olanı alır götürür.

-Gece ile gündüz çok azgın iki ata benzer.

Hiç yorum yok: